6 Ocak 2018 Cumartesi

EMANET-İ MÜBAREKE

Son günlerde Mukaddes Emanetler gündemde olunca kamuoyunda bir kavram kargaşası oluştu. Yavuz Sultan Selim'in 1517'de Mısır'dan getirdiklerine Mukaddes Emanetler denilirdi. Medine'den getirilenlere de Mukaddes Emanetler denilince bunların da Hz. Muhammed'den ve devrinden kalma kitaplar, eşyalar olduğu zannediliyor. Oysa Medine'den getirilen birkaç parça Kuran dışında (üstelik onların da Hz. Osman'a izafe edilen mushaf dahil sonraki yüzyılların ürünü olduğu ispatlandı) hepsi padişahlar, valide sultanlar, devlet adamları, az bir miktarı da yabancı hükümdarlar tarafından oraya hediye edilen eserler. Henüz kesinleştiremedim ama sanki Osmanlı 1917'de bunları ayırd etmek için "Emanet-i Mübareke" tabirini daha çok kullanıyor. Birçok belgede ve listede bu kavramla anılıyorlar. Emanet-i Mukaddese tabirini hiç görmesem kesin kararımı verirdim ama bazıları ayrım gözetmeden kullanmış. Osmanlı bilinçli yapmamışsa bile bizler bu zamanda o eşyalara mukaddes sıfatını vermemeliyiz. En iyi adlandırma "Emanet-i Mübareke" hatta "Mübarek Emanetler" olacaktır.

Hiç yorum yok: