30 Kasım 2018 Cuma

EMPERYALİZMİN TEŞHİSİ


Osmanlı Devleti'ni mali yönden iflasa sürükleyen, Düyun-ı Umumiye belasını başına saran en önemli hususun dışarıdan borç alınan paralarla yapılan saraylar, köşkler, kasırlar olduğunu öğrettiler yıllarca. Bundaki birinci etkenin Osmanlı hanedanını, yönetici sınıfı kötülemek olduğunu biliyoruz. Cumhuriyetin ilk devrindeki bu tavrı bir dereceye kadar anlarım. O yıllar geçtikten sonra da aynı mavallara devam edilmesini anlayamam. Oysa iflasın gerçek sebebidemiryolları, limanlar ve deniz fenerleri yatırımcılarına verilen km. garantisi, çeşitli imtiyazlar ile reel maliyetin çok üstünde şişirilmiş fiyatlarla rantabl olmayan tesisler için borçlandırılarak soyulmamızdı. Valide Sultanından sadrazamına, paşalarından memurlarına kadar rüşvet çarkına dişli olmuş bir grubun aldıkları rüşvetler sayesinde bu acımasız faiz oranlarıyla borçlanmaya maruz kaldık. Bazı onurlu tarihçiler soygunu afişe ettiler, hırsızın adını da emperyalizm ve yerli işbirlikçileri olarak kayda geçirdiler ama asla makbul olmadılar. O devirde gerçeklere kulaklarını tıkayanlar, kamuoyunun bilinçlenmesini istemeyenler gelinen durumdan hakkıyla sorumludurlar.

Hiç yorum yok: