16 Temmuz 2018 Pazartesi

HİCAZ DEMIRYOLU- ÖNCELİK DİNİ Mİ ASKERİ Mİ?

Hamidiye-Hicaz Demiryolu projesinde birinci öncelik asla dinî olmayıp askerîdir. Hicaz'ı elde tutabilmenin, hilafet iddiasını sürdürebilmenin derdindeki Osmanlı, yabancı bir gücün (bilhassa İngilizlerin) müdahalesi veya Arapların isyanı gibi hızlı müdahale edilmesi gereken zamanlarda, bölgeye askeri ve lojistik desteği kısa sürede ulaştırabilmenin hesaplarını yapıyordu. Tabii ki bu yol hacıların hacca gitmelerini de kolaylaştıracaktı ama senede bir defa işe yarayacak bu iş için kimse parmağını kıpırdatmaz, paracıklarını da yatırmazdı. Bize yansıyan görüşlere göre Abdülhamid bu hattın gavur parasıyla inşa edilmesini istememiş, yabancı sermaye yerine yerli kaynaklar ve dünya Müslümanlarının bağışlarıyla yapılmasını tercih etmişti. Hac mevsimi dışındaki 11 ayda o hattın yolcu kapasitesi ve elde edilen gelir açısından kendini amorti edip etmediğini araştırmadığım için bir şey söyleyemem ama tahminime göre hiçbir zaman rantabl kullanılamamıştır. Belki de bu açıdan da uluslararası sermayenin o hatta talip olmaması söz konusudur. O zamanlar için tabii ki bu projenin dinî karakteri pompalandı durdu ve dedelerimiz de biz de hiç sorgulamadan kabul ettik. Günümüzdeki laik Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin din sosu yüksek uygulamalarının çoğu da güvenlik kaygısıyla, olumsuz bir durumda halkın askeri ve lojistik desteğini kazanmak uğruna gerçekleşiyor olabilir. (Neyse, olabilir dedim, öyle kalsın)

Hiç yorum yok: