15 Temmuz 2018 Pazar

FERMAN SAHTEKARI YAHYA

Sahte ferman yazmak suçundan kürek cezasına çarptırılan Yahya, öylesine becerikli bir adammış ki küreğe konulduğu yerden yine affedildiğine dair sahte ferman düzenleyerek firar etmiş. Ancak firardan sonra yakalanmama becerisi, sahte ferman tanzimi kadar üst düzey olmadığından hemen yakayı kaptırmış. Yakalandıktan sonra kalebent cezasına çarptırılarak Bozcaada kalesine kapatılmış.
İşte bu sırada karısı Şerife (peygamber torunu hanımlardan olmalı ki isim yeri boş bırakılarak Şerife sıfatı ile yetinilmiş) padişaha bir arzuhal gönderir. Muhtemelen kocasının tamamen serbest bırakılmasını istemiştir ama sadece kalebentlik cezasının cezirebentliğe çevrilmesini ve kaleden çıkarılarak kocasıyla birlikte aynı evde oturabilmesini sağlayabilmiş.
Osmanlı devrinde aslında kürek ve pranga cezaları daha eziyetli olup kalebent onun bir nebze hafifidir. Zindana kapatılmadan, prangaya vurulmadan bir kalenin surları içinde yaşamaya mahkum olma cezasıdır. Cezire, adanın Arapçası olup, gönderilen adadan dışarı çıkmamak üzere belirli bölgelerde gezip tozması serbest, bir evde iskan edilerek çekilen cezaya da cezirebent deniliyor. Bizim sahtekâr Yahya nasıl olmuşsa aynı suçu ikinci kez işlemesine rağmen daha az ceza almış. Sonrasında kalebentliği de affedilerek cezirebentliğe çevrilmiş.
BELGE METNİ
Bozcaada kadısına ve dizdarına hüküm ki:
Şerife [boşluk] nâm hatun südde-i saadetime arzuhal edip zevci Yahya nam kimesne bundan akdem sahte ferman tahriri töhmeti ile küreğe vaz’ olunup badehu yine sahte ferman ile kendüyi ıtlak ve firar ettikten sonra ahz olunup ıslah-ı nefs içün Bozcaada kalesinde kalebend olunması fermanım olmuşidi. Ol babda istid’a-yı inayet etmeğin mezbur Yahya kaleden ihrac ve zevcesiyle maan Bozcaada’da sakin olmak üzere cezirebend olunup bir tarikle ıtlakından ihtiraz oluna deyu yazılmıştır.
Evail-i Ca. Sene 1119 [9-18 Ağustos 1707]


Hiç yorum yok: