6 Eylül 2017 Çarşamba

GEREK VAKİ GEREK GAYR-İ VAKİ

Bu başlığın günümüzdeki anlaşılır hali “olsa da olmasa da” demek olur. Bir hukuki terim olarak kullanıldığını ilk defa gördüm. Osmanlının "Bakanlar Kurulu Kararları" diyebileceğimiz Mühimme Defterlerinin birinde rastladım. 1706 yılında Gümülcineli Musa Ağa’nın harp halindeki düşman gemilerine zahire sattığı ihbar edilmiş. Divan-ı Hümayun’dan hemen ferman yazılmış; “satsa da satmasa da yakalayıp kalebent edin, sonra araştırıp işin gerçeğini İstanbul’a bildirin.” Görevliler de haliyle emri uygulamışlar. İnceledikçe adamın suçsuz olduğunu, suçlandığı dönemde İstanbul’da bulunduğunu, düşmana zahire satışıyla kesinlikle alakası olmadığını, iftiraya kurban gittiğini de soruşturma raporuyla birlikte Divan-ı Hümayun’a göndermişler. Bu aşağıdaki ferman sureti İstanbul'dan gönderilen cevap. Kısaca “pardon” diyor. İyi ki “önce idam edin sonra araştırın” dememişler. Musa Ağa iyi yırtmış…

METİN:

Ber-vech-i arpalık Selanik sancağına mutasarrıf olan paşaya ve Gümülcine ve Yenice-i Karasu naiblerine hüküm ki;
Siz ki mevlana-yı mezburlarsız. Südde-i saadetime mektup gönderip harbî kefereye zahire bey’ olunmak memnu’ iken Medine-i Gümülcine’de sakin Musa Ağa demekle maruf kimesne bu kâr-ı keriheye cüret edip hınta ve sair zahirelerin yalılara indirip harbî kefereye bey’ eylediğin istima’ olunmağla gerek vaki’ ve gerek gayr-i vaki’ ahz ve kal’abend ve keyfiyet-i ahvali teftiş ve tefahhus olunup sıhhati ve hakikati üzere der-i devlet-medârıma [arz oluna, divan-ı hümayunumdan sebil-i tahliyesi ferman] olunmadıkça ıtlak olunmaya deyü bundan akdem sadır olan emr-i şerifim mucebince sen ki mirimiran-ı mumaileyhsin tarafından kapıcılar kethüdası mübaşir tayin ve zikr olunan kazaları ahalilerinden teftiş ve tefahhus olundukta altı ay mukaddem İstanbul’da olup ve zahire bey’inde kat’a alaka ve medhali olmadığından gayri bu ana değin harbî kefere sefinesine geldiği yoktur ve bey’ olunduğu hılaf-ı vaki’ ve iftira-i mahzdır deyü alâ tarikı’ş-şehade haber verdiklerin arz eylediğiniz ecilden vech-i meşruh üzre olunmayıp men’ olunmak için yazılmıştır. Fî Evail-i Rebiülevvel sene 1118-[13-22 Haziran 1706]
(Metindeki köşeli paranteze ilave ettiğim satır unutulmuş olmalı)
 

Hiç yorum yok: