27 Eylül 2015 Pazar

OSMANLI DEVRİ DEFİN RAPORU

Osmanlı Devleti’nin Tanzimat yenilikleri arasında Karantina Meclisi önemli bir yer tutar. O devirlerde sıklıkla vuku bulan salgın hastalıklar, etkin tedavi yöntemleri henüz geliştirilemediğinden binlerce cana maloluyor ve hükümetlerin eli kolu bağlanıyordu. Salgın hastalıklarda tahribatın etkisi o kadar fazla oluyordu ki bazı küçük yerleşim birimlerinin tüm sakinleri hayatlarını kaybediyor, yaşadıkları köyler, mezralar haritadan siliniyordu. 1847 yılında İstanbul’u çok kötü etkileyen bir kolera salgını yaşandı. Epeydir görev yapan Karantina Meclisi ve Türkiye’de görevli ecnebi doktorlar ile yetiştirdikleri yerli meslektaşları seferber olarak hastalığın önüne geçmeye çalıştılar. İşte bu sıralarda normal ölümler bile sıkı sıkıya kontrol edilerek rastgele cenaze gömülmesinin önüne geçilmeye çalışılıyordu. Burada naklettiğim belge de bu zamana ait bir defin raporudur.

Vaktinde Unkapanı-Saraçhane arasında iken günümüze intikal etmeyen Kırkçeşme yakınındaki Hoca Teberrük Mahallesi’nden Vekilharç Hasan Ağa’nın cariyesi Zeynep vefat etmiştir. Korkulan hastalığın bulaşmadığı anlaşılarak gömülmesine ruhsat verildiğine dair Meclis-i Tahaffuz (Karantina Meclisi) tarafından hazırlanmıştır.

METİN:

BİHİ

Kırkçeşme’de Hoca Teberrük Mahallesi sakinlerinden Vekilharç Hasan Ağa’nın cariyesi Zeynep müteveffiye olup illet-i mahûfeden masûne olduğu tebeyyün etmiş ve ol veçhile defnine ruhsat verilmiş idüğünü mübeyyin işbu tezkire verildi. 20 Safer 1263 [7 Şubat 1847]

[MÜHÜR]
An-Canib-i Meclis-i Tahaffuz


Hiç yorum yok: