1 Kasım 2013 Cuma

KADİM TUVALET ADABI


Eskiler, ibadetin zikren, fikren ve bedenen temiz olmadan yapılamayacağını bildiklerinden ilmihal kitaplarının başlangıcını da temizlik ve suların hükümlerine tahsis etmişlerdi.

Bu memleket ruh temizliğini beceremiyor, hiç olmazsa necasetten taharet kısmını halletse gam yemem. Ne çare ki o da yok. Eskiler boş durmamış, tuvalet adabı konusunda da da yazmışlar.

Bu doğrultuda hazırlanmış eski bir yazmada rastladığım “istinca” bahsini kariin-i kirama arz ediyorum.

BABU Fİ MEKRUHATİ’L-İSTİNCA

Bu bâb istincanın mekruhları beyanındadur. İstincanun mekruhları yirmibeşdür.
evvelki suya işemekdür
ikinci önün ve ardın Kıble’ye dönmekdür
üçüncü önün ve ardın Gün’e dönmekdür
dördüncü önünü ve ardını Ay’a karşı döndürmekdür
beşinci kemik ile silinmekdür
altıncı otluk ile silinmekdür
[yedinci bahis metinde atlanmış]
sekizinci saman ile silinmekdür
dokuzuncu kömür ile silinmekdür
onuncu kavun kabuğile silinmekdür
on birinci sığır tezeği ile silinmekdür
on ikinci kamış ile silinmekdür
on üçüncü yonga ile silinmekdür
on dördüncü zekerin sağ elile silinmekdür
on beşinci sağ elile taharet itmekdür
on altıncı yeşil ekin ile silinmekdür
on yedinci yaprak ile silinmekdür
on sekizinci makadından necaset bez ile silinmekdür
on dokuzuncu yol kenarında kazai hacet itmekdür
yirminci ağaç altında kazai hacet itmekdür
yirmi birinci elin divarına silinmek
yirmi ikinci cami ve mescid divarı dibinde kazai hacet itmek
yirmi üçüncü istinca mahallinde dünya kelamı söylemekdür
yirmi dördüncü rüzgara karşu işemekdür
yirmi beşinci kenifde tükürüp ve sümkürmekdür
bu meseleler cümlesi İbrahim Halebi’de yazar…




Hiç yorum yok: